Grupların belirlenmesinin ardından bir girizgah yapmıştım. Genel olarak grup sürecinin nasıl gideceği üzerine tahmin yürüttüm diyelim. Gruplarda son maçlar da oynandığına göre bunun üzerinden bir gidiş yapalım istedim. Önce şuradan daha önce ne düşündüğümü görebilirsiniz. Paralel gidelim istiyorum. Takımların sıralaması ve puanları art arda geliyor deyip uzatmadan bakalım.
A Grubu: Paris Saint-Germain 15, Porto 13, Dinamo Kiev 5, Dinamo Zagreb 1
PSG'nin birincilikteki yerini kısmen daha rahat görmüştüm. Buna karşın uzun bir aradan sonra Şampiyonlar Ligi tecrübesini yaşayan takım ve şehir için daha iyisi olabilir miydi? Sanmıyorum. Ligde çok hoş bir karneye sahip olmasalar da gruptaki tek mağlubiyetlerinin Porto deplasmanında olmasını çok doğal karşılayabiliriz. Bu açıdan da bakınca fena bir grup aşaması yaşamadılar da diyebiliyoruz. Buna karşın 2. ve 3. sıralarda yer almasına kesin gözüyle baktığımız iki takım arasında ufak çapta bir dengesizlik de oluştu diyebiliriz. Kiev temsilcisinin yaptığı yatırımlar daha meyve vermeye başlamadı dersek yeridir. Porto, tecrübesiyle işi kotardı. İki takım arasındaki maçlar da beklediğimiz gibi ikinci sıranın sahibini belli etti. Dinamo Zagreb ise son maçta attığı gol ve puan ile aslında "normalini" yaşadı. Dün gece futbolcuların aşırı sevinçleri de suratta hafif bir tebessüm yaratmadı değil. Bu grup için fena gitmemişiz.
B Grubu: Schalke 12, Arsenal 10, Olympiacos 9, Montpellier 2
Schalke deplasmanda aldığı Arsenal galibiyetinin tam anlamıyla kaymağını yedi. Tarihlerindeki en önemli teknik direktör olarak görülen Huub Stevens onlara güzel bir deneyim daha yaşatmış oldu. Buna karşın Arsenal son hafta Pire deplasmanında alınan mağlubiyet ile ile yelkenleri suya indirmiş oldu. Bu grubu fazla ciddiye aldıklarını düşünmüyorum. Olympiacos ise beni tam anlamıyla ters köşeye yatırdı. Montpellier'i içeride-dışarıda yenip fişi çektiler. Fransız temsilcisinin geçen yıla oranla çok kötü bir sezon geçirdiği aşikar fakat Manchester City örneğinde de görebileceğimiz gibi bu arenada belki de en önemli şeylerden birinin tecrübe olduğu bir kez daha anlaşılmış oldu, sayelerinde. Lige odaklanıp yükselişe geçeceklerdir. Onlar için hayırlı oldu da diyebiliriz. Bu grupta işler tahmin açısından anlaşılabilir seviyede ters gitmiş diyebiliriz.
C Grubu: Malaga 12, Milan 8, Zenit 7, Anderlecht 5
Zenit... Herkesi ters köşeye yatırdılar. Büyük paraların kadro kimyasını nasıl bozduğunun direkt olarak örneği oldular. Onların yanı sıra İsco önderliğinde Malaga'nın müthiş çıkışı da herkesi ters köşeye yatıran diğer bir nokta oldu. Tahminlerimde Zenit ile Malaga yer değiştirmiş biçimdeydi. Hangisini tercih edersin derseniz Malaga'nın bu sürprizini derim. Milan beklenen noktada kaldı. Muhtemelen ömürleri daha uzun olamayacak. Anderlecht ise puan olarak bizi şaşırttı. Dengeli bir grup oldu diyebiliriz. Sonuç: Helal olsun Malaga!
D Grubu: Borussia Dortmund 14, Real Madrid 11, Ajax 4, Manchester City 3
Temkini elden bırakmadığımız grup. Dortmund ile ilgili temennim nihayete vardı. Hakikaten muazzam bir grup aşaması geçirdiler. Geçen sene yaşadıkları hüsrandan iyi sonuç çıkarmak diye buna denir. Santiago Barnebeu'da oynanan mücadele ise benim açımdan müthişti. İstedikleri zaman neler yapabileceklerinden bir kesit sundular. Ligde işleri zor olsa da bunu bu yıl Şampiyonlar Ligi'nde ilerleyerek telafi edecek gibi gözüküyorlar. Ajax'a çantada keklik gözüyle baktığım için hakikaten Amsterdam'a bir özür borçluyum. City için ise söylenebilecek tek kelime var: Fail...
E Grubu: Juventus 12, Shakhtar 10, Chelsea 10, Nordsjaelland 1
Zor grup diye tabir edip, iyi bir yol seçmişim. Shakhtar iyi iş çıkardı. Liderliği hak ettiler. Juve ise Danimarka deplasmanında bıraktığı iki puan ile ikinciliğe oturmalıydı. Romantik futbol adamlığını bir kenara bırakacak olursak İngilizler daha doğrusu Ambramovich için fail vol2 durumu oluştu. E hak ettiler şimdi. Tebrikler Luce.
F Grubu: Bayern Münih 13, Valencia 13, BATE 6, Lille 3
Lille rezalet performansı ile grubun kaderini tayin etti. Genel olarak beklenen durum karşılandı. Bayern ile Valencia'nın aynı puanda bitirmeleri bir yana, BATE yıllar sonra azmetmenin hediyesini aldı. Bu grup bu açıdan önemli: İstikrar...
G Grubu: Barcelona 13, Celtic 10, Benfica 8, Spartak Moskova 3
Celtic'i de benzer olmasa da Ajax gibi çantada keklik görmüşüm. 125. Yılları neticesinde önemli bir başarıya imza attılar. Spartak ise grubun kesinlikle yanıltanı.
H Grubu: Manchester United 12, Galatasaray 10, Cluj 10, Braga 3
Hikayesi yazılabilir kesinlikle. Temsilcimiz önemli bir başarıya daha imza attı. Özellikle Burak Yılmaz ile taşınan bir Galatasaray... Temsilcimiz kendi işini zora sokmasına rağmen "son sözü söylemeyi" becerdi. Braga'ya içeride kaybedilen üç puan ve Cluj'a içeride kaybedilen iki puanı da rahatlıkla hanelerine yazdırabilirlerdi. Buna da şükür diyelim. Cluj'un gösterdiği direnç ise önemli. Gerçi fazla gaza gelip Aykut Kocamanvari "Hedefimiz Avrupa Ligi!" naraları atılmaya başlanmış ya, neyse.
Bir üst tura baktığımızda temsilcimiz adına istenebilecek en güzel rakip sanıyorum ki Malaga olur. Gerçi Sinyor Terim Juventus'u istemiyorsa ben de bir şey bilmiyorum diyeyim. İş kolay değil. Zamanı gelince daha detaylı değerlendirme yapmak istiyorum fakat İstanbul'da Barcelona'yı izlemek de hoş bir deneyim olur diyeyim. Rastgele Galatasaray!
Ufuk Tolga Aldırmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder