28 Kasım 2013 Perşembe

Buram Buram Galibiyet Kokusu


Juventus, İtalya'da Kopenhag'ı ağırladı. B Grubunun son sırasındaki Juventus, yoluna devam edebilmek için galibiyete ihtiyaç duyuyordu. Aksi sonuçlar çetrefilli bir yola girileceğinin habercisi olacaktı. Kopenhag ise Torino'daki karşılaşmadan puan çıkartabilmenin peşindeydi. Maç öncesi puan eşitliği neticesinde üçüncü sırada kendilerine yer buluyorlardı.

Antonio Conte klasikleşmiş 3-5-2'si ile takımını sahaya sürdü. Göze çarpan tercih ise Ogbonna yerine Cacares'in oynuyor oluşuydu. Bonucci libero olarak sahadaki yerini her zamanki gibi alıyordu. Kanatlarda Padoin ve Asamoah oynadı. Orta üçlüde Pirlo'nun yanında Vidal ve Pogba vardı. Burada belki bir nebze Marchisio düşünülebilirdi lakin Pogba'nın geçtiğimiz sezon çıkışı ve içinde bulunduğumuz sezondaki form grafiği bunu sezonun başından beri doğal kılıyordu. Forvetin en ucunda ise hedef santrafor olarak Llorente yer aldı. Bir adım gerisinde daha çok yardımcı santrafor rolü ile yer alan Tevez, Llorente'nin civarında dolaşan tehlikeli adam olacaktı Kopenhag için.

Stale Solbakken ise 4-3-3 ile sahadaki yerini aldı. Kanatlarda Gislason ve Toutouh ileride sahte dokuzvari bir tercih ile Jorgensen yer alacaktı. Vari diyorum çünkü kuvvetle muhtemelen Jorgensen bile Solbakken'in kendisinden ne istediğini çözememiştir. Buna karşın yine de fazlasıyla çalışkandı. Ortada Bolanos, Claudemir ve Delaney yer aldı. Bu bölge için altı çizilecek olan nokta üçlünün sürekli olarak yer değiştirmesi olacak. Sürekli ters eşleşme ile rakip orta üçlüyü kontrol ettiler. Bolanos'un sağ kanat orijinli bir isim olması zaman zaman bu mantığın işlemesini engelledi. Juventus orta sahası rahatlayıp gerekli alanı elde etti. Savunmada ise kanat beklerin çakılı olmasa da ona yakın bir bilinç ile hareket ettiklerini de gördüğümü söylemeliyim.

Kopenhag maçın ilk dakikalarında topa sahip olan taraftı. Bunda kontrollü oyun anlayışı ile sahaya çıkışları etken oldu. Savunmada kısa paslar yapıp direkt atılacak olan toplarla hücum yapmanın peşinde koştular. Juventus ise agresif biçimde topa baskı yaparak buna engel olacaktı. Bilinçli bir şekilde topu onlara verdiklerini gözlemledim dersem yanlış olmayacaktır. Topa sahip olamamaktan çok rakibin neler yapabileceğini tartmak ister gibiydiler. Nitekim on dakika geçildikten sonra topu kontrolleri altına aldılar. Maçın ilk tehlikeli atağı da Pirlo'nun yolladığı uzun top ile ceza sahası içinde buluşan Pogba'nın şutunun Wiland'da kalması ile gelecekti. Pirlo'nun şefliğinde adrese teslim uzun topların genelde iki buluşma noktası oluyordu. İlki Llorente, ikincisi de Asamoah... Kanat organizasyonları yapılmak istendiğinde Asamoah'a yollanan toplar içeride yer alan Llorente ve Pogba'ya özellikle indirilip pozisyon elde edilmeye çalışıldı. Nitekim Pogba kullanıldığı zamanlarda fazlasıyla etkili olundu. Llorente ve geriden gelen Tevez ile eşleşen stoperler Pogba'nın topla buluşmasına engel olamıyordu. Llorente'ye yollanan toplar ise indirilip Tevez ile dağıtılıp pozisyonlar bulunuyordu. 27. dakikada az bir mesafe önde yakalanan Kopenhag savunmasının arkasına atılan topla buluşmaya çabalayan Pogba'nın yanına sokulan Jacobsen garip bir biçimde topla Pogba arasına elini soktu ve resmen penaltıyı çaldırdı. Topun başına geçen Vidal skor tabelasını değiştirdi: 1-0... Bu dakikadan sonra iyice sinen Kopenhag pozisyon üzerine pozisyon yiyordu. Bu pozisyonları baş kahramanı da hep Pogba oldu. İlk yarı bu skorla tamamlanırken Juventus'un galibiyetinin kokusu buram buram gelecekti. İkinci yarıda ise Kopenhag biraz daha rahat biçimde hücum etti. Özellikle Claudemir'in art arda iki uzun tacından elde edilen karamboller, üçüncü kezde golle sonuçlandı. Ceza sahası içinde uzaklaştırılamayan top Olof Mellberg'in vuruşu ile gol oldu. Mellberg eski takımına attığı gol neticesinde sevinmedi fakat iki dakika sonrasında sevindirdi. Llorente'yi sırtı dönük pozisyondayken döndürüp, beline sarılarak yine penaltıyı çaldırttı. Topu başına geçen Vidal 56'da gelen beraberlik golünün ardından 60. dakikada yine Juventus üstünlüğünü getirdi. Golden henüz iki dakika sonra sol kanatta topla buluşan Pogba topu sağ ayağına alıp ortayı arka direğe kesti. Burada güzel bir kafa vuruşu yapan Vidal, kendisinin ve takımının üçüncü golünü atıp maçı da bitirdi. Topu maçın başında olduğu gibi rakibine bırakan Juventus savunma moduna geçti. Tehlikeli herhangi bir atak bulamayan Kopenhag, kalesinde pozisyonlar verdi. Juventus ekstra bir gol bulamayınca üç puanı üç golle hanesine yazdırmış olacaktı.

Altı puana yükselen Juventus, haftaya İstanbul'da temsilcimiz ile gruptan çıkmak için mücadele verecek. Real Madrid'e Santiago Barnebeu'da mağlup olan Galatasaray, Juventus'a karşı kazanması halinde gruptan ikinci olarak çıkacak. Temsilcimizin işi hiç de kolay değil. Son sıradaki Kopenhag ile puan eşitliği olan Galatasaray'ın ikincilik hesabı yaparken sonuncu olması da ihtimaller dahilinde. Eğri oturup doğru konuşacak olursak Juventus bu geceki galibiyeti ile ikinciliği büyük bir ölçüde garantiledi. Bundan sonraki her sonuç sürpriz olacaktır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...