16 Ağustos 2013 Cuma

Kolay Olmayacak

AS Roma Serie A'daki son "Ben de bu işin içindeyim!" mesajını 2009-2010 sezonundaki ikincilik ile vermişti. Philippe Mexes, John Arne Riise, David Pizarro, Luca Toni gibi isimler son kez yarışmacı takım olduklarını hatırlatan cinsten olan kadronun yıldız isimleriydi. Tabii ki demirbaşlar Francesco Totti ve Daniele De Rossi gibi isimleri de unutmak olmaz. Daha sonraki sezonlarda gelen sırası ile altıncılık, yedincilik ve geçen sezonki altıncılık ise bir noktada yanlış yaptıklarının kanıtı niteliğindeydi. Oyuncuların dağılması bir tarafa, 2010-2011 sezonunda sportif direktörlüğe getirilen Walter Sabatini'nin yanlış adımları Roma'yı zirveden uzaklaştırmaya yetecekti. Claudio Ranieri, Vincenzo Montella(caretaker), Luis Enrique, Zdenek Zeman ve Aurelio Andreazzoli(caretaker) gibi birbirinden farklı profillerdeki marjinalliğe varan teknik direktör seçimleri Sabatini'yi sıkıntıya sokan durumların başında geliyordu. Nitekim o da bunun farkında olacak ki bir düzen oturtturmanın peşine düşerek Fransız Rudi Garcia'yı takımın başına getirdi.

Rudi Garcia, 2008'de bir proje olarak Lille'in başına getirilmişti. Nitekim bu proje 2010-2011 sezonunda Ligue 1 şampiyonluğu ve Fransa Kupası ile amacına ulaşacaktı. Roma düşerken Lille yükseliyordu. Ardından bu çaptaki Ligue 1 şampiyonlarının kaçınılmaz durumu olan oyuncu satımı faslına gelindi. Her ne kadar profesyonelliği müthiş icra edip giden her ismin yerini doldursalar da potada kalmayı başaramamaları neticesinde Garcia'nın başında olduğu proje lağvedilecekti. Sözleşmesinin sona ermesi neticesinde Roma'ya imza atarak Lille'dekinden çok farklı bir profildeki takımın başına geçip tabiri caizse büyük bir maceraya atılacaktı.

Takımın başına geçtiği ilk günden itibaren sorunların da ortasına düşecekti. Büyük defoları bulunan kadro bir yana, Daniele De Rossi'yi ikna etmek, Marquinhos'u elde tutmak ve Totti'nin emeklilik zamanına karar vermek konusundaki düşüncelerini değiştirmek zorundaydı. Nitekim De Rossi ikna edildi, Totti de sezon sonu kariyerine son noktayı koyacaktı. Marquinhos'un gidişi ise büyük bir maddi getiri ile oldu. Aslına bakacak olursak bu satış Garcia'nın elini kuvvetlendiren de bir satış oluyordu. Sıra kadronun defolarını kapatmaktaydı. Geçtiğimiz sezon şampiyon Juventus kadar gol atmalarına rağmen(71) savunmaları felaketti. Zeman'ın kaos futbolunu da düşününce doğal gelmesine rağmen takviye şarttı. Öncelikle Maarten Stekelenburg'un yetersiz performansının farkındaydılar ve (beğenmeme ve sevmeme hakkınız saklıdır) ligin en iyilerinden biri olarak gösterilen Morgan De Sanctis'i aldılar. Beğenilmeyen Ivan Piris'in bonservisini almayıp her ne kadar düşüşte de olsa Serie A'ya damga vurmuş Maicon'u o bölge için kadrolarına kattılar. En büyük sıkıntı ise tandemdeydi. Marquinhos'un gidişi ile o bölgeyi tolere etmenin zor olmasına rağmen ligde göz kamaştıran Mehdi Benatia ve genç Hırvat Tin Jedvaj ile boşluk ideal biçimde dolduruldu. Orta sahaya Serie A başta olmak üzere ilerleyen yıllarda dünya futbolunda yer edinmesi hiç de zor olmayan Kevin Strootman eklentisi yapıldı ki şüphesiz en heyecan verici transfer. Dar olan forvet rotasyonunu genişletmek amacı ile Garcia'nın eski öğrencisi Gervinho, Pescara'dan Gianluca Caprari gibi bir yetenek ve Serie A'nın son dönemdeki gözde santraforlarından Mattia Destro da kadroya katıldı.

Garcia'nın Lille'deki vazgeçilmez diye nitelendirebileceğimiz 4-3-3'üne uygun bir kadro yapısı oluşturuldu. Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılan hazırlık kampında oluşturulan kadrolar neticesinde altta görebileceğiniz kadro ideal kadro olarak göze çarptı. Şu an için en büyük zaaflarının taktiksel disiplini oturtamamaları olduğunu söyleyebilirim. Zamanla aşılacaktır. Sahada dengeli göreceğimiz Roma, geçen sezon Zeman'ın Roması'ndan farklı olarak daha derli toplu lakin göze o denli hitap etmeyen bir takım hüvviyetinde olacaktır. Transferlerin kağıt üzerinde her ne kadar önemli olduğunu söylesek de bir takım riskleri içinde barındırdığını takdir edersiniz. Roma'nın sene içinde oluşabilecek sorunlar bu duruma yönelik olur gibi gözüküyor. Son sezonundaki efsane Totti, bayrak adam De Rossi, yeni heyecan Strootman ve savunma hattı ise sezon sonu nerede olacaklarını belirleyecek. Garcia'nın Osvaldo'yu kadroda tutması ya da tutamadığı takdirde yapacağı hamle ise yine belirleyici olacak bir diğer faktör.

Velhasılkelam Roma heyecan veriyor. Garcia projesi ile Roma'nın önü açık. İstikrar sağlandığı takdirde ilerleyen sezonlarda hükümranın bileği bükülebilir mi? Neden olmasın. Bu sezon zor. Hedef Şampiyonlar Ligi potası.

NOT: Bu yazı yarisaha.com için yazılmıştır. Bundan sonra elden geldiğince o platformda yer almaya çalışacağım. Saygılarımla.

Ufuk Tolga Aldırmaz

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...