Forvet-Santrafor ayırımını yapmak sanırım giriş için iyi bir
adım olacaktır. Forvet(Forward), ileri uç oyuncusu anlamına gelir. En kaba
tabirimiz budur. Misalen Beşiktaş’ta Olcay Şahan mevcut oyun düzeninde bir
forvet oyuncusudur. Santrafor ise Centre Forward’ın Türkçe karşılığıdır. Yine
Beşiktaş’ın mevcut taktik düzeninden örneği verecek olursak, Hugo Almeida bir
santrafordur. Kısacası forvet ile santrafor neredeyse bek ile stoper kadar
farklı iki kavramdır.
Sorunsalımız ise Moussa Sow… Sow ligdeki rakip takımlar
içinde en çok beğendiğim ve imrendiğim belli başlı isimlerin en tepesinde. Bu
noktada size temin ederim ki tam bir Sow “dilosuyum”. Bu postta son dönemde Fenerbahçe taraftarı arasında da
sıklıkla tartışma konusu olan “sol forvet mi yoksa santrafor mu oynamalı?”
sorusunun cevabını arayacağız. Direkt olarak başlamadan önce Fenerbahçe’nin net
biçimde 4-2-3-1 ya da 4-3-3 oynamadığını ve sahada esneklik gösterdiğini
belirtmeliyim.
Sow’un genel özelliklerine şöyle kabaca bir bakacak olursak
neler diyebiliriz bir düşünelim. Sanırım hepimiz mutabık olacağız. Onu
tanımlayacak kelimeler: Kuvvetli, dayanıklı, mücadeleci, bitirici, sprinter…
Bunlar iyi bir santraforun kesinlikle olmazsa olmazları olarak karşımıza çıkıyor,
çıkacaktır da. Bunun yanında yine iyi bir santraforun olmazsa olmazları olarak,
son şampiyonluklarında Mamadou Niang’da vuku bulan üst düzey duvar olma
özelliği ve uzağa gitmeden Pierre Webo’da görebileceğimiz –en az rakip
stoperler kadar iyi- hava toplarında etkinliği saymamız gerekir. O zaman hemen kendimize
şunları soracağız: 1.Sow’un duvar olma özelliği yeterli seviyede mi? 2.Sow’un
hava etkinliği yeterli seviyede mi? İki sorunun cevabı da su götürmeyen cinsten
birer hayır olacak. Dikkat, bu özellikleri yok demiyorum. Sadece yeterli
seviyede olmadığını belirtiyorum.
Eldeki bir diğer santrafor Webo’nun hava etkinliğinden
bahsetmişken –Niang kadar olmasa da- arkadaşlarına duvar olup servis yapma
özelliğinin de var olduğunu belirtmeliyiz. Bilakis gelmek istediğim nokta da
tam olarak buydu. Fenerbahçe’nin ileri ucunda istenilen özellikleri verebilecek
en iyi isim Webo olarak göze çarpıyor. Bunun yanında o servislerin bolluğundan
ötürü Aykut Kocaman da “sol forvet” Sow’a yönelecekti. Sow’un o bölgede
oynaması – özellikle geçtiğimiz haftasonu Paşa ile oynana maçta Stoch’un
verimsizliğini gördükten sonra- Webo’ya doğal bir tamamlayıcı da kazandırmış
oluyor. Ekstra olarak Sow’un ligin ilk yarısında bolca gördüğümüz o tek başına
savaşma işini Webo’ya devredip daha rahat hareket alanı bulması da sağlanmış
oldu. Artı hanesine yazılacak son değer olarak bakabileceğimiz nokta ise Sow’un
sürekli olarak içe kat etme bilincinde olması.
Bu getirilerin yanında bir de götürü hanesine bakmamız
gerekiyor. Akla ilk gelen, kalburun “baya” üstü bir santraforu –evet yukarıda
saydığım artılara rağmen- neden ve niçin efektif olduğu bölgeden
uzaklaştırasınız? İstenilen özellikleri taşıyan Webo’nun yanında Sow’un ikinci
forvet görevini layıkıyla yerine getirebilecek iken solda değerlendirmeye
çalışmak tam anlamıyla kolaycılıktır. Üstelik elinizde 4-4-2’ye çok uygun bir
oyuncu portföyü de mevcut iken. Bunun yanı sıra Trabzonspor maçı gibi zorluk
derecesi daha üstte olan karşılaşmalarda –bkz alttaki şablon- beki kovalamak
gibi bir yükümlülüğü de bu oyuncunun omuzuna bindirmek ekstra efor harcamasını
istemek oluyor. Doğal mevkiisine yapacağı kaymalar da takım savunmasını
baltalayabilecek bir durum olarak göze batıyor. Kilit nokta ise özellikle o
kanattan rakip sizi kontra ile vurma çabasına girerse herhangi bir denemesinden
gol çıkarma olasılığı artma eğilimi gösterecek olması.
Moussa Sow'un Trabzonspor karşısındaki defansif hareketlerinin ağırlık merkezi |
Velhasıl kelam resme büyük planda baktığımızda tek bir şey
görüyoruz: Garanticiliği ile nam salmış Aykut Kocaman neyin ne olduğunun
farkında. Özellikle basın toplantılarında yaptığı açıklamalar da bunu
gösteriyor. Buna karşın kadro planlamasında yapılan hatalar, oyuncuların
formsuzlukları ve şablon değiştirme korkusu Sow’u sol forvete itiyor. Bu kumar
tutabilir mi? Tutma olasılığı azımsanamaz. Peki bu kumara gerek var mıydı?
Hayatta en az Aykut Kocaman kadar garantici ve risk almayı sevmeyen bir yapım
var lakin benim aklım bu kumarı açıklayamıyor.
NOT: Lille öncesi kariyerinde sol forvet oynaması ve düşük performans göstermiş olması da dikkate değer.
DİP NOT: Şablon Match Study'den alınmıştır. Sağ olsunlar bilgi ve istatistiklerini kullanmamıza izin verdiler.
Ufuk Tolga Aldırmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder